ASIL BİLGİ ÇAĞI

Önceleri tüm Dünya yüzeyinde birkaç milyon insan yaşıyordu. Bugünden on bin yıl önce 8 milyon olduğu tahmin edilen Dünya nüfusu ; Sanayi Devriminin etkileri ile 17. yüzyılda 500 milyon olmuş ; 1900 yılında bir milyar yedi yüz milyon ; 1960 yılında üç milyar ; seksende dört buçuk milyar ; 2000 yılında altı nokta üç milyar olmuş ; bugün 7 milyarı aşmıştır.

Her bir bireyin yaşadığı bir yılı insan yıl olarak söyleyecek olursak ; neredeyse İstanbul ;un fethine kadar olan zamanda milyonlarca yılda yaşanmış insan yıl ile o günden bu güne yaşanmış insan yıl miktarı aynı diyebiliriz. İnsanlığın Dünya ;da yaşadığı iki buçuk trilyon insan yılın yarısı son 500 yılda yaşanmıştır. İsteyen bu tarihi İstanbul ;un fethi olarak alır ; isteyende Rönesans ;ın başlangıcı olarak. Önemli olan artan nüfus nedeniyle yüz binlerce yıl içinde yaşanan insan yıl kadar insan yılın son beş yüz - beş yüz elli yılda yaşanmış olmasıdır.

Matbaanın icadı basılan kitap sayısını hızla artırmış Gütenberg ;in 1450 yılında bastığı ilk kitaptan 1500 yılına kadar 30.000 kitap basılmış iken 16. yüzyılda 250.000 ; 19. yüzyılda 7 milyon ; günümüzde ise basılı eser sayısı 100 milyonları aşmıştır.

Varın posta ve iletişim trafiğindeki durumu da siz düşünün. Belki de son on yılda yollanan posta miktarı elektronik postanın da katkılarıyla önceki postaların tamamından daha fazladır.
Bilgi her zamankinden daha fazla ; her zamankinden daha hızlı taşınıyor ve ediniliyor.

Asıl bilgi çağı şimdi başlıyor.

Bilgi çağı yaşamımızda çok şeyi değiştirecek ;

Kullandığımız enerjinin yarısını ısınmaya harcıyoruz. Yalıtımda nano ölçekli malzemeler yüksek ısı izolasyon değerleri ; önümüzdeki dönemde sadece boya yaparak yeterli izolasyon değerlerine ulaşmamızı sağlayacak. Daha az enerji ve yenilenebilir enerji ile çözümler geliştirmek daha kolaylaşacak.

GDO vb olumsuzlukların çözümü de bilginin doğru kullanımından geçiyor. Gerek tarımsal alanda gerekse madencilik ; sanayi üretimi alanlarında yüksek üretim değerlerine kısa bir süre içerisinde ulaşacağız.

Tam istihdamın olduğu ilkel toplumlardan eksik istihdam ve istihdamda rekabetin çok yoğun olduğu bugüne geldik. Gelecekte neler olacak? Kuşkusuz ki uzmanlaşma ya yeniden ve daha geniş karın tokluğuna çalışan kitleler oluşmasına neden olacak yada bir yolunu bulup barış içinde yaşayabileceğimiz dünyanın kurallarını oluşturacağız.

İnsana özgü eğitim ve öğrenimde yeni olgunlaşmış yöntemler kullanılmaya başlanacak ; uzmanlaşmada daha detaylara girilecek.

Bilgiyi elinde bulunduran veya öne çıkan gruplar artı değerden daha fazla pay alabilmenin ; mümkünse tamamını ele geçirmenin yollarını arayacaklar.

Toplumsal değerleri paylaşım belirleyecek ; bilgi çağının ürettiği mal ve hizmetlerin nasıl bölüşüldüğü ; toplumsal değerleri belirleyecek.

Önümüzdeki dönemde ayrıcalıklı insanların tüm kaynakları tüketen isteklerine uygun bir ortam mı olacak ; yoksa barışın egemen olduğu bir ortam mı?

Bunu ; barışı isteyenlerin ; bilgiye ne kadar sahip oldukları ve geleceklerine ne kadar sahip çıktıkları belirleyecek.

Bu yazı 2070 kişi tarafından görüntülendi.