11 Ekim 2010
Planların Bozulması ve Verilen Sözler...

Planların Bozulması ve Verilen Sözler...

Ekim ayı başlangıcı ile sonbaharı beklerken bir anda kış geldi ; havalar soğudu ; yağmurlar yağdı hatta bazı bölgelere kar bile yağdı. Sonbahar olmadan kışa geçmeyi kimse beklemiyordu. Pastırma sıcaklarına ne oldu? Sonbahar böyle mi geçerdi?

Üstümüze hırka yada ceketler belki yağmurluklar alır ; güneşin tadını çıkartır ; sahilde dolaşır açık havada kahvelerde otururduk. Hafta sonları yakın bölgelerde güneşin sıcaklığını hissetmek ; dökülen yapraklar arasında gezinmek doğanın muhteşemliği içinde kaybolmak için küçük tatiller yapardık. Pastırma sıcaklarının keyfini çıkartırdık. Kışa hazırlanırdık. Yavaş yavaş soğurdu hava. Aslında hemen hemen her sene sonbahar yaşamaya alışmıştık.ޞimdi iki haftadır yaşanan soğuklar hepimizi şaşırttı.Ama ne yaptık?

Durumu kabullendik ve uyum sağlamak için ; kışlıklar acilen çıkartıldı ; montlar giyildi ; hemen evlerin işyerlerin kaloriferleri yandı ; havaya uygun şekilde kendimizi bu soğuklardan ve yağmurlardan korumaya çalıştık.

ޞartlar değişti ve harekete geçtik. Gereği ne ise öyle davrandık ve yaşadık. Aslında akışa ayak uydurduk. Hayır ; ben incecik yazlık kıyafetlerimle dolaşacağım daha kış gelmedi ; sonbaharda kaban mı ; çizme mi giyilir diye red edenler de ıslandı ; üşüdü ve sonuçta hastalandı.

Hayatımızda aslında aynı ; hiçbir fark yok ki! Yaşamış olduğumuz hayatın içinde bizim dışımızda gelişen birçok olaylar zinciri olacaktır. Hayatın içinde her zaman planlarınız suya düşebilir. Teklifleriniz kabul edilmeyebilir ; kayıplar ölümler yaşayabilir ; seyahatleriniz ertelenebilir ; evlilikleriniz ; ilişkileriniz bozulabilir ; istediğiniz ev ve arabaları başkaları satın alabilir ; tadilatlarınız verilen zamanın ötesine uzayabilir ; iş yerinde bir numaralı adamken bir anda işsiz kalabilir ; bir anda beklemediğiniz birçok eski borçlar karşınıza çıkabilir. Eminim pek çok kişi bu örnekleri ya da daha başka birçok deneyimi defalarca yaşamıştır. Burada ben böyle planlamamıştım ; bunu kabul etmiyorum dediğimiz anda direnç gösterdiğimizde oyunun dışına çıkıp akışta ters yöne gitmeye başlarız. O zaman da üzülürüz ; acı çekeriz ; şikayet ederiz ; hayal kırıklığı yaşadık deriz ; söylenmeye başlarız. Ya da farklı davranırız.

Yaşanan olayları olduğu gibi kabul eder farklı olasılıklar içinde var olmaya çalışırız. Duruşumuzu ; düşüncelerimizi ; bakış açımızı ; davranışlarımızı değiştirerek ; inanç ve güven içinde çözüm odaklı yaşar ; diğer olasılıkları hayatımıza geçirmeye çalışırız. Tıpkı doğa karşısında davrandığımız gibi B planını hayata geçiririz. Debelenmediği ; panik yapmadığı ve korkmadığı müddetçe hiç kimse suda boğulmaz. Girdaba düşen bir insan bile sakinliğini koruduğunda ; suyun kaldırma gücüne güvendiğinde ; suyla bir olduğunda su onu tekrar yukarı çıkaracaktır. Tabiî ki böyle bir durum karşısında su yutabilir ; yorulabiliriz ama sonuçta hayattayım ve yaşıyorum deriz. Demek ki bütün bunlardan anlayacağımız şey ;
Kabul et ; olmasına izin ver ; gereğini yap ; harekete geç!

Bütün bu anlattıklarımdan lütfen şunu düşünmeyin. Her an bir B planım olmalı ; devamlı kendimi ; insanları ; yaşamı ; kontrol etmeliyim diye yaşamayın. Zaten devamlı bu şekilde yaşandığı için mutsuzluklar oluyor . Bu insanı çok yorar. Aman ; mutsuz olursam boşanırım diye evliliğe başlamak gibi bir şey bu. Mutlu bir evliliğe değilde ; boşanma odaklı bir şeçim yapılmış oluyor. Hayatın içinde atmış olduğunuz her adıma ; yapmış olduğunuz her seçime sahip çıkıp ; sorumluluğunu alıp ; inanç ve güvenle ilerleyeceksiniz. ޞartlar değiştiğinde ; yapmış olduğumuz planlar değiştiğinde akışın içinde olmak için sizde değişmeyi bileceksiniz ; yeni seçimler yapıp yolunuza devam edeceksiniz. Bunu kriz yönetimi gibi görebilirsiniz. Bu yaşamınızın tüm alanları için geçerlidir.

Kazanmış olduğunuz bir para ; yapmış olduğunuz bir bütçenin dışında ; ekstra giderlerin çıkması. ( arabanın bozulması ; hastalanmanız ; vs.)
Mutlu bir evliliğiniz olduğunu düşünürken karşı tarafın boşanma talebi ;
Çok sevdiğiniz eşinizin sizi aldattığını öğrenmeniz ;
Korunduğunuzu düşünürken ya da hiçbir ihtimal olmadığı halde hamile olduğunuzu öğrenmeniz.
%100 Kazanacağınızı düşündüğünüz bir teklifin ya da ihalenin başka firmalara verilmesi.
Çok sağlıklı olduğunuzu düşünürken bir anda hastalanmanız.
Çok sevdiğiniz arkadaşlarınızın bir anda sizi yarı yolda bırakması.
İşinizden atılmanız.
Hava şartlarından dolayı uçuşların iptal edilmesi seyahat veya toplantılarınızın ertelenmesi.
Ailede bir anda yaşanan ölümler.

Bütün bunlar yaşamın içinde olabilecek olan binlerce olasılıklardan bir kaçı.Yukarıda saymış olduğum bu olasılıkların karşısında nasıl durmamız ve ne yapmamız gerektiği konusunda bir çok yazı yazdım. Eğer korkularımızdan ; endişelerimizden ya da kesin böyle olur diyerek olumsuzluğa vermiş olduğumuz bu güçten dolayı bu olasılıkları kendimize yaşatıyorsak korkuları iyileştirir farklı bakış açısı ve inanca sahip olarak akışın içinde daha rahat hareket edebiliriz. Daha önceki yazılarımda bunları ve çözüm önerilerini bulabilirsiniz.

Bu olasılıklar içinde bu ay sizlere özellikle ilişkiler ile ilgili son zamanlarda gündemde olan birkaç şey anlatmak istiyorum.

Sözler vermek ; aldatmak ; aldatılmak..
Karşındakini mi aldatıyorsun ; kendini mi?
Evlilik yada bir ilişki yada diğer yaşam alanları içinde tutamayacağınız sözler vermeyi ; yeminler etmeyi neden bırakmalıyız ne yapmalıyız?
Evlilik töreninde yemin edilir ve bir söz verilir. İyi günde ; kötü günde diye başlayan bir ömür boyu diye devam eden bunun için şahitler gösterilen ; dostların ; akrabaların ; devletin ve Tanrının önünde sözler verilir. İmzalar atılır. Herkes bu ilişkiye şahittir.
İlla bir evlilik olması gerekmez ; bu bir ilişki içinde de olabilir. Bundan sonra senden başka kimseyle birlikte olmayacağım seni seviyorum ; dendiğinde de aynı şey geçerlidir. Çünkü bu bir sözdür.

Dürüstlük bir insanın bu yaşamda sahip olduğu en büyük değerlerden biridir. Tutulamayacak sözler vermek ; yalan yere yeminler etmek yerine dürüst olmayı seçin. Dürüst olursam kaybederim denir ya ; kaybet ne olur? Dürüstsün ve rahat uyuyacaksın. Seçim yaptın seçimini yaşayacaksın. Bedeli kaybetmekse kaybedecek ama rahat olacaksın. Ya da kaybetmeyecek olduğun gibi kabul edileceksin. Birçok insan der ki eşim beni aldattı. Ben bunu hak etmedim. Bunu iki taraf içinde söylüyorum çünkü son zamanlarda görülen o ki ; neredeyse kadınlar erkekleri bu konuda yakalayacak. Eskiden kadınlar kocam beni aldattı diye gelirdi şimdi erkekler aynı şekilde geliyor. ޞunu çok iyi anlamak gerekir. Kimse kimseyi aldatamaz ; kimse kimseye ihanet edemez. Her insan kendini aldatır.Kendine ihanet eder ve kendine haksızlık yapar.

Verilen sözü tutmayan ; aldatan karşı taraftır. Burada kişisel algılamayın bu onun seçimi onun davranışıdır. Genellikle aldatan karşı tarafı suçlar ; hatta bir de hak etmişti der. Bahaneleri çoktur. Aslında karşı tarafı suçlaması kendine olan kızgınlığıdır. Kendi iç dünyasında vermiş olduğu söze ihanet ettiği için suçluluk duyar. Suçlamaya başlar çünkü kendini haklı çıkartmak ister. Halbuki seçimler kişiye aittir. Her insan istediğini yapmakta özgürdür. Ama önce kendisine ve yaşamındaki kişiye dürüst olması gerekir. Aldatma ihtiyacı duyan kişi bunu hissettiği anda eşiyle konuşabilir. Kendisini ifade edebilir. İsteklerini arzularını varsa kırgınlıklarını söyleyebilir. Ben başkalarına karşı ilgi duymaya başladım aramızda bir sorun var ki ben bunu yaşıyorum lütfen bunu çözelim. Ne yaptık ki acaba ilişkimiz bu noktaya geldi? Yaşamış olduğumuz ........ olay nedeniyle sana kırıldım vs. İlişkimizi canlandırmak için birlikte ne yapabiliriz? İşte böyle bir durumda ; İki tarafında bu dürüst yaklaşıma izin vermesi gerekir. Ahh ; eşim bunu bana söyledi eyvah her an beni aldatabilir diye düşünmeye başlayıp ilişkiyi düzeltmek yerine ; onu anlamak ; dürüstlüğü için ona teşekkür etmek yerine ; gücünüzü ; güvensizlik olayına verirseniz zaten evlilik yada ilişki er geç biter. Bir ilişkinin temel taşlarından biride güvendir ; güven yoksa ilişki yok olacaktır. Güven yoksa ne kendinize nede karşınızdakine işkence etmeyin. İnsanlar hayatlarında ilişki ya da başka yaşam alanlarında yaşamış olduğu sorunları başka bir kişiyle birlikte olarak kendilerine bir çıkış yolu bulmak isteyebilir ama bunun bedeli ağırdır. Karşısındaki aldattığını ve bunu kimsenin bilmediğini sanır. Hayatta hiçbir şey gizli kalamaz sırlar her zaman ortaya çıkar. Suç ; ceza arar. Suçluluk duygusu bedel ödetir. Hangi alanda öğrenecekseniz orada bu deneyimi yaşarsınız. Eşini aldatan para ile bedel ödetecekse kendine ; işini kaybeder ; sorunlar yaşamaya başlar ; parasını kaybeder yada sağlığını yada çok sevdiği ve değer verdiği bir şeyi feda ederek bu bedeli kendisine ödetir. Bir yandan aldatan bir yandan eşine haksızlık yaptığını düşünen kişi hayatın içinde hep haksızlığa uğrayacaktır. Aldatan aldatılır ; suçlanan suçlanır.

ޞunu da yapabilirsiniz ben kendimi biliyorum ; ne evlilik ; nede bir kişiyle bir ömür boyu birliktelik ; uzun süreli ilişkiler hiç bana göre değil ben birçok insanla birlikte olmak istiyorum. Benden sadece seninle olmamı bekleme ; diyerek de dürüst olabilirsiniz. Artık siz dürüstsünüz ; yaşam şeklinizi ilişkiye olan bakışınızı ifade ettiniz ; şimdi karar tamamen karşıdaki insana kalmış. Bunu böyle kabul edip ; sen benim hayatımda ol da ne yaparsan yap diyerek de sizinle beraber olmaya devam edebilir. Bunu bilerek sizinle olan kişinin artık sorun çıkartma hakkı yoktur. Seçim yapmıştır ve sonucunu yaşıyordur veya ben birlikte olduğum insanın sadece benimle olmasını istiyorum sen benim hayatımda birlikte olmak istediğim insan değilsin diyerek ; sizden ayrılabilir. Herkes kendi özgür iradesiyle kabullenebildiği ortamda olmayı seçmiştir.

Bu tip 3.şahısların olduğu durumlarda hiç kimse ne ikinci planda kalmıştır ; ne terk edilmiştir ; ne kaybetmiştir ; ne de başkasına tercih edilmiştir. Aldatma yada aldatılma adı altında yaşanan olaylar karşısında kendinizi bu şekilde görmeyi bırakın. Bunlar sadece korkulardır. Herkes yapmış olduğu seçimi ; sonucunu yada korkusunu yaşar.

Sonuçta yaşamınızın her alanında önce kendinize ; sonra yaşamınızdaki insanlara dürüst olmalısınız. Yatağa yattığınızda vicdanınız rahat olmalı. Tutamayacağınız hiçbir sözü vermeyin. Verdiğiniz sözünde gereğini yapın ve sonuna kadar arkasında durun.

Olan ne ise o yaşanıyor ; bunun önüne bazen geçilemiyor... Adı ne olursa olsun; ihanet ; aldatma ; aldatılma ; yalan ; güvensizlik ; adı altında kurulan bir çok oyun oynanıyor. Yaşanan olaylar karşısında yapmam gereken ; bu durumun bu şekilde yaşandığını kabul edip ; kendi yapmam gerekenlere geliyor. Bu oyunda var mıyım yok muyum? Neyi seçiyorum? Yapmış olduğunuz seçimlere ve davranışlara dikkat edin. Dışarıda aradığınız şey iç dünyanızda bulmanız ve iyileştirmeniz gereken bir duygudur. İç dünyanızda huzuru bulmadıktan sonra hiç kimse size bu huzuru veremez. Kendinize ; yaşama ; güvenmedikçe kimse ve hayattaki hiç bir şey sizi güvende hissettiremez. İçinizdeki mutluluğu çıkartmadıkça kimse sizi mutlu edemez.
Kadınlığımı anladım ; erkekliğimi anladım... duygusunu başka insanların kollarında öğrenemez hissedemezsiniz. Önce siz kendi kadın kimliğinize ; erkek kimliğinize kendiniz sahip çıkacaksınız ; kendinizle tamamen barışıp onu kendi iç dünyanızda güçlendireceksiniz.

Güven duygusunu yemek yiyerek tamamlayan kişiler kilo alır ve bedel öder. Kendisine kızar halbuki tek yapması gereken güvenmeyi öğrenmektir. Bu yüzden duygularınızı önce kendi iç dünyanızda iyileştirin. Bilin ki her şey içinizde yaşanıyor dışarıda ifade buluyor ; bu farkındalıkla yaşayın.

Kendi değerinize ve değerlerinize sahip çıkın. Kendinize ihanet etmeyin. Kendinize ne sözünüzü bozarak nede istemediğiniz bir ortamda kalarak haksızlık yapmayın. Yaşadığınız olaylar karşısında kendini burada bu şekilde görmek istiyor musun? Bu seni mutlu ediyor mu? Huzurlu musun? sorularının cevabı evetse devam edin... Yaşadığınız olaylar ne olursa olsun ; bana yapıldı diye kişisel algılamayı bırakın. Siz kendinize ne yapıyorsunuz? ona bakın. Kaybetmemek için ; yalnız kalmamak için ; acı çekmemek için istemediğiniz ortamlarda olmayı ; tutunmayı ; direnç göstermeyi artık bırakın..Kime göre kayıp ; kime göre kazanç bu hiçbir zaman bilinemez...

Önce kendiniz olun ; kendinize ve yaşamınıza sahip çıkın. Yaşamış olduğunuz olayları kendinizi düzeltmek ; iyileştirmek seçimlerinizi gözden geçirmek ; seçimlerinize sahip çıkmak için dersler olarak görün. Ne yapıyorsak kendimize yapıyoruz ne oluyorsa bizim için oluyor. ޞimdi nasıl yaşamı hak ettiğinize inanıyorsanız öyle yaşamaya başlayın. Korktuklarınızı değil ; seçtiğiniz hayatı inancınızı koruyarak ; gücünüzü hedefinize odaklayarak ; sorumluluğunu alarak ; sevgiyle yaşayın.

Tüm yaşam alanlarınızda ; mutlu ve huzurlu olacağınız ; başarılarınızın her an artarak büyüdüğü harika bir ay diliyorum.

Sevgilerimle

Füsun Paşa Yaşam Koçu
fusun.pasa@mailmedianetwork.com Bu yazı 2753 kişi tarafından görüntülendi.

Yorum Ekle

Tüm alanları doldurmak zorunludur