12 Eylül 2022
YENİ TÜRKLER

YENİ TÜRKLER

Dünyamızda; ekonomik sorunlar, savaşlar, adalet sorunları, eğitim kalitesi, yaşam kalitesi ve benzeri sebeplerden dolayı devamlı göçler yaşanmaktadır.

Son yıllarda başta Suriyeliler olmak üzere İran, Irak, Afganistan'dan Çeçenistan, Özbekistan hatta Yemen gibi ülkelerden ülkemize önemli bir göç yaşanmıştır.

Ülkemizde doksanlı yıllarda, başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlere doğru yaşanan hızlı göç, kurulan hemşeri dernekleri, memleket dernekleri gettolaşmalara sebep oldu. Bu durum şehir hayatında din, dil, ırk gibi ayrılıkların ön planda olmadığı birlikte yaşamanın getirdiği karşılıklı anlayış nezaket üzerine kurulu akademik sosyal kültürel yaşam tarzını epey sarsmıştı. Ancak geç ve zorda olsa bu hızlı göç sırasında oluşan gettolaşmayı şehirler kendi potalarında eritmiş önemli bir kısmının kültür seviyesini arttırmıştır.  

2011 yılına geldiğimiz dönemde yanı başımızda patlak veren iç savaş ülkemize doğru kaldırabileceğinden fazla bir göç yaşanmasına sebep oldu. Artık aynı dili konuşmayan, giyim tarzları farklı, hayata bakış açıları ve düşünce yapıları farklı bir garip olan bu insanlar sebebiyle büyükşehirler değil tüm ülkede gettolaşma yaşanmaya başladı.

Ülke öyle bir hal aldı ki Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş'ın dediği gibi; “bir sonraki seçimde Suriyeli biri Belediye Başkanı adayı olsa Hatay Büyükşehir Belediyesini kazanma ihtimali var.”

Her ne kadar cüzi bir kısmı eğitimli, akademik yapısı ve yatırım yapabilme gücü olan insanlar olsa da büyük bir kısmı ( %80 - 85 gibi ) vasıfsız. Bu sebeple gettolaşma had safaya ulaştı. Aralarında yatırım gücü olan işverenler kendi çalışanlarını dil, yaşam tarzı, yemek kültürü gibi sebeplerden dolayı kendileri ile aynı özellikleri taşıyan insanları tercih etmeye başladı.

Kendi işverenlerimiz, yatırımcılarımız ise karnını doyurmak ve yaşamaktan başka bir amacı olamayan yani “karın tokluğuna” diye tabir ettiğimiz ucuz iş gücü olarak gördükleri bu insanları sigortasız şekilde çalıştırmaya başladı.

Siyasi irade göç yönetimi politikaları üretirken, yabancıların ucuz iş gücü sebebiyle Türk gençleri işsiz kaldı, ülkede işsizlik arttı. Siyasi iktidar bu konuda her ne kadar işsizliğin azaltılması yönünde politikalar geliştirmeye çalışsa da önemli, hissedilebilir bir yol aldı diyemeyiz.

Büyük göç olarak ta tanımlayabileceğimiz durum sonucunda 11 yıldır Türkiye’ye veya Türkiye üzerinden Avrupa’nın yolunu tutan Suriyeli göçmenler, Türkiye’de önemli bir şey bırakmak zorunda kaldı.

 

Kendileriyle diyalog içerisinde olduğumuz otuz yaş ve üstü Suriyeliler

  • Savaş bitsin evlerimize topraklarımıza döneceğiz, naraları atarken, ailelerimiz dağıldı isyanı içerisinde. Yani anlayacağınız Falan filan feşmekan.

Ülkemize yirmi yaşında gelen gençler artık otuz bir yaşına gelmiş eğitimlerini tamamlamış, ilk çalışma ortamlarında yer almış, iş kurmuş ve evlenerek hayatlarını sabitlemiş durumdalar.

On yaşında Türkiye’ye gelen çocuklar artık her biri ergenlikten sonra genç yetişkin bir birey oldular.

Daha küçükleri ise sekiz yaş ve altı çocukların Suriye’ye ait hayal meyal hatıraları var. Burada doğanlar ise dedelerimiz Suriye’den gelme diyecekler. Her ne kadar ev içerisinde Arapça konuşulsa da onlar artık başka bir ülkenin evlatları. Okullarda eğitimlerini sürdürüyor, Türkçe aynı müfredatı okuyorlar.

Suriyeli göçmenler artık dil öğrenmiş, Türkiye’de ki ticari işleyişi öğrenmiş, işletme sahibi, gayrimenkul sahibi, vatandaşlık almış, oturma izinleri olan, çalışma izinleri olan, kendi tanıdıklarından çok Türklere ait  işletmelere girip çalışma meyilleri artmış, kendi yaşıtları gibi eğitimli, hatta giyim tarzları değişmiş durumdadır. Önceden sokakta gördüğünüz her Suriyelinin konuşmasına gerek kalmadan giyim tarzından bile Suriyeli olduğunu bilirdiniz. Bu özellik bayanlarda daha belirgin bir durumdu, şimdi hiçbir fark kalmamıştır.

Muhalefet partileri her ne kadar kendi iktidarlarında davul zurna ile Suriyelileri, Suriye’ye göndereceklerini söylese de, davulla zurnayı kendi kendilerine çalıp oynayacaklar. İktidar olduklarında gönderecekleri Suriyeli bulamayacaklar.

Bunu öncelikle otuz yaş ve üstü Suriyeli anneler, babalar sonrada biz Türkiye vatandaşları ve siyasi partiler kabullenmemiz lazım. Bu defter kapanmıştır.

Aramıza Hoş Geldiniz Yeni Türkler.   

Mehmet Hammutoğlu

Bu yazı 1821 kişi tarafından görüntülendi.

Yorum Ekle

Tüm alanları doldurmak zorunludur