4. Etap'ta Hacizler
Mustafa Melih Kandıra
Merhabalar,
Haksızlık karşısında sessiz durma gibi bir sabrımız olmadığından değerli komşularıma bir açıklama yapmak zorunda hissettim ve bu yazıyı yazma gereği gördüm.
Malumunuz site yönetimi hesaplarına hacizler gelmekte ve bu durum bir çok olumsuz sonuçlar doğurmakta. Bu konuda bir yoruma gitmeden önce işin evveliyatını bilmek gerekli. 2012 veya 2013 senesinde, İstanbul Çarşı yanındaki halı saha üstündeki lokalde bir kaç kez bir kaç arkadaşımızın etrafındakileri çağırdığı bir toplantı yapılmıştı. 40-50 kadar kişinin katıldığı bu toplantılara ben de iştirak etmiştim. Orada bir avukat olarak komşularıma, o zamanki site yönetiminin, taşeron firmalara gösterdiğini gördüğüm müsamahaları anlattım ve bu işçilerin dava açması halinde taşeronların işçilere vermediği işçilik alacaklarının cebimizden gideceğini söyledim. Nitekim site yönetimleri, tüzel kişiliği olmadığından hak ve borca ehil de değillerdir, kat mülkiyeti kanunu gereği kat maliklerinin temsilcisi olurlar. Bir kaç komşumun arkadan konuşmak suretiyle bunların ne çıkarı var demesi ve benim kulağıma gelmesi üzerine bir çıkarım olmadığından ve gösterdiğim alınganlık nedeniyle bu işlerden vaz geçtim ve gerekirse 50-100 fazla öderim ve bu insanlarla uğraşmam dedim. 2014 senesinde iki güvenlik arkadaşım, işçilik alacakları için bana müracaat etti ve iki dava açtım. bu davaları kazandık, ki iş davası kazanmamak için baştan yanlış açmak lazım ve icra takibi başlattım. Bu güvenlikçilere kışın parka ve ısıtıcı verilmedi. ısıtıcı olan bir yada iki kulübeye ısınmak için geldiklerinde neden görev yerini bıraktın diye tutanak düzenlendi, olmayan bereleri bazı arkadaşlarca merhamet gösterilip alınarak başlarına geçirildi. Kısacası bu adamların bizlere emeği geçti. İcra dosyalarını başlatmam akabinde site yönetimlerinden bana telefon geldi ve bu borcun Büyükşehir Belediyesi özel iştirakı olan Boğaziçi Yönetim isimli şirketin ödeyeceği, onların kabahati olduğu söylendi ve boğaziçi yönetim bu paraları ödedi.
2014 senesinin sonunda bu güvenlik işçileri son maaşları dahi ödenmeden ve hakları verilmeden toplu olarak işten çıkarıldı. ve 14 tanesi bana müracaat etti. Ben de onların davalarını yürütüp bitirdim ve icra takibi başlattım. Akabinde biz yine Boğaziçi yönetim öder diye beklerken bir sonuç gelmeyince site yönetimlerinin banka hesaplarına haciz yazıları yazdık. Ve akabinde kat maliklerine aidat borçlarını site yönetimi yerine icra dairesine ödemesi için yazı yazmaya hazırlanırken site yönetimleri çalışamaz hale gelmemek için bizimle anlaşmak istedi. Yöneticilerle yaptığım görüşmeler sonucu işi takside bağlama konusunda karar verdik. Fakat bu arada yöneticilerin Kiptaş Boğaziçi gibi yerlere giderek mücadeleye devam ettiklerini de gördük.
Yanlış anlaşılan konuları aşağıdaki gibi özetle açıklayalım.
1- Bu borç site yönetiminin değil, kat maliklerinin borcudur.
2- Site yönetimleri bu borcu devralmış veya kabul etmiş değildir. Aksine davalarda uzatmak için postacıya varana kadar hile yapmışlardır. Ve hala kendilerine tepkiliyim.
3- Hizmeti alırken banane diyerek 2015 yılına kadar site yönetimi ile alakadar olmayan, alaka gösterenlere de art niyet isnat eden komşularım bu işin gerçek suçlusudur.
